Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile inceleme ve denetlemelerde bulunmak üzere 7’nci Esas Jet Üs Komutanlığına geldi.
Faaliyetlere ilişkin Üs Komutanı Tuğgeneral Selim Karsavuranoğlu’dan brifing blge, direktifler veren Bakan Akar, sonradan filo komutanları ve pilotlarla bir araya geldi. Pilotlarla arkada canls sohbetin ardından bakım komutanlığına geçen Hulusi Akar ve komutanlar, buradaki bakım personeliyle de görüştü ve talimatlar verdi.
“Akıllı” mühimmatı inceledi
Bir F-4E uçağındaki yerli üretim akıllı mühimmatı da inceleyen Akar ve komutanlar, daha sonra F-35 uçaklarının konuşlanacağı alana geçti. Buradaki çalışmaları inceleyen Bakan Akar, gelinen son duruma ilişkin bilgi aldı.
7’nci Belli Bal Jet Üs Komutanlığı personeli ile de bir araya gelen Hulusi Akar, pilotundan bakımcısına dek tüm personelin Hava Kuvvetleri Komutanlığının, dolayısıyla da Türk Silahlı Kuvvetlerinin çalışmalarına önemli katkılar sağladığını söyledi.
Türk Silahlı Kuvvetlerini “büyük bir aile” olarak nitelendiren Akar, “Ama bir bütün halinde çalışarak bize bahedilen görevleri başarıyla yerine getirebiliriz.” diye konuştu.
Türkiye’nin çevresinde yaşanan önemli gelişme, çatışma ve istikrarsızlıkları yakından peine dp takip ettiklerini vurgulayan Bakan Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin FETÖ, PKK/YPG, DEAŞ ve diğer terör örgütlerine karşı mücadelesinin azim ve kararlılıkla devam ettiğini belirtti.
Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yurt içinde ve yurt dışındaki terörle mücadelesine ilaveten Mavi Vatan’da da Türkiye’nin adalet ve hukukunu gzetmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan vazifesini yerine getirdiğini de söyledi.
TSK’nin FETÖ’den temizlendikçe güçlendiğini aklayan Hulusi Akar, “FETÖ ile her türlü mücadele yapıldı, yapılmaya devam ediliyor. ‘Bu mücadele bitti’ denilemez, yeni bilgiler, belgeler çıktıkça TSK, Türk yargısı bu mücadelesini sürdürmeye devam edecek.” şeklinde konuştu.
İdlib’deki gelişmeler
İdlib’de srekli çatışmalara da dikkati çeken Akar, “Ateşkes anlaşmasına rağmen rejim, ateşkes sözünü tutmuyor ve ateşkesi ihlal ediyor.” ifadesini kullandı.
“Esed kendi halkını öldürmeye devam ediyor” diyen Bakan Akar, oradaki gnahsz insanların, sivil halkın hasar görmemesi için Türkiye’nin elinden geleni yaptığını dile getirdi.
Saldırıların devam etmesi durumunda bölgedeki 3,5-4 milyon insanın batan göç etmesinin söz konusu olacağını ifade eden Akar, bunun da yeni insani trajedilere yol açabileceğine dikkati çekti.
Bunu önlemek için büyük gayret gösterdiklerini belirten Hulusi Akar, “Soçi Mutabakatı ateşkesi gerektiriyor ve Ruslardan biz bunu istiyoruz. Şu anda da Ankara’da görüşmeler devam ediyor. İnşallah bunu da başaracağız. Fakat sulhu, sükunu, ateşkesi Eskişehir
sağlayabilirsek oradaki 3,5-4 milyon insanın güven içinde yaşaması mümkün olur.” ifadesini kullandı.
“Silahlı Kuvvetlerimiz hazır”
Fırat’ın doğusundaki terör unsurlarına da işaret eden Akar, “Ülkemizin güneyinde bize tehlike, korkutma ve tehlike teşkil edecek bir terörist koridora müsaade etmeyeceğimizi her zaman söyledik, söylemeye devam ediyoruz. Bu konuda gerekli hazırlıklarımızı yaptık, yeri ve zamanı geldiğinde de gerekli faaliyetleri uygulamaya Silahlı Kuvvetlerimiz hazır.” dedi.
Bakan Akar, TSK’nin hedefinde sadece teröristlerin olduğunu belirterek, “Bazıları bu konudaki söylemlerimizi Kürt kardeşlerimize yönelik çarpıtmaya çalışıyor. Bu muhakkak yalandır, alçaklıktır. Kürt kardeşlerimizle biz ‘et ve tırnak’ gibiyiz. Buradaki hedefimiz, ülkemizin, milletimizin, halkımızın ve sınırlarımızın güvenliğini sağlamaktır. Buna tehdit, tehlike ve risk teşkil eden nedir? Teröristlerdir. Bunları etkisiz ayla getirmeye çalışıyoruz. Türk Silahlı Kuvvetleri, harp tarihine yalnzca başarılı operasyonlarıyla değil insani değerlere gösterdiği saygıyla da geçmiştir.” ifadelerini kullandı.
“Iyice bağımsız olacak”
Türkiye’ye yönelik sadece terör değil hava ve füze tehdidinin bulunduğunu da dile getiren Akar, hava savunma sistemi tedarikine ilişkin geçen süreçte yaşananlara değindi.
Konunun son dönemde F-35 Müşterek Savaş Uçağı Projesi’ne bağlanmaya çalışıldığına dikkati çeken Hulusi Akar, şunları kaydetti:
“Türkiye Cumhuriyeti devleti, F-35 projesinin bir ortağıdır. Bugüne dek aksaksız ve eksiksiz bütün sorumluluklarımızı yerine getirdik. Bugüne dek ortaklığımızın gereği olarak 1,2 milyar dolar para ödedik. Bunun için şu lahza içinde bulunduğumuz üsteki yatırımları yaptık, yapmaya devam ediyoruz. F-35’lerin burada faaliyetlerini icra edebilmesi için yerleşim alanları kuruyoruz. Bu uçakların bir kısım parçaları Türkiye’de üretiliyor. Bununla ilgili siparişlerin tamamı zamanında yapıldı, verildi. Bu konuda Türkiye’nin sicili tertemiz. Bu şekilde devam ederken, S-400 gündeme geldikten sonradan, ‘S-400 alınırsa F-35’leri vermeyiz’ diye bir durum çıktı. Biz de tüm muhataplarımıza F-35 projesinin sözleşmesinde ‘Eğer ortaklardan biri S-400 alırsa ortaklıktan çıkarılır’ diye bir madde deil diye hatırlatıyoruz. Biz bütün sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz, bütün çalışmaları arballk ve itenlikle yapıyoruz. Ayrıca diyoruz ama; ‘S-400, NATO sistemlerinden ayrntlaryla bağımsız olacak’. NATO sistemleriyle entegre milli sistemlerimizle dahi entegre etmeyeceğiz. Tamamen bağımsız olacak. F-35’ler Malatya’da konuşlanacak, diğeri de ülkemizin başka bir yerine konulacak. Aralarında mesafe olacak, iyice ayrı çalışacak.”
“Benzer durumlar var”
Alınması gereken tedbirle ilgili NATO ve ABD ile iki tarafl çalışma grubu kurulmasına yönelik teklifi hatırlatan Akar, şöyle devam etti:
“Etkileşim konusunda müttefiklerimizin endişelerini gidermek için bu çalışma grubuna katılmaya hazır olduğumuzu defaten söyledik. Eğer bunlar birbirine yaklaştığında bir etkileşim söz konusu olacaksa, buna benzer örnekler var. Şimdi Suriye’de S-400 var, orada yakın mesafe içinde İsrail’in F-35’i uçuyor. Ne oldu bugüne kadar? Baltık ülkelerinde de benzer durumlar var. Ne oldu? Bu konuları muhataplarımıza anlatmaya, onları aydınlatmaya çalışıyoruz. Bazı konularda yakınlaşma olmakla beraber, temeldeki ayrılık maalesef devam ediyor. Biz diğer taraftan da lzum S-400, gerekse F-35 konularında taahhütlerimiz, sorumluluklarımız neyse, onları eksiksiz yerine getirmeye gayret gösteriyoruz.”
Türkiye’nin hava savunmasını yalnzca S-400 ile kurmayı düşünmediklerini vurgulayan Bakan Akar, “Aynı zamanda eğer aynı şartlar ve ilkeler çerçevesinde ABD’liler de bize Patriot verirlerse onu alabileceğimizi söyledik. O konuda bize mart ayında ABD’liler yeni bir teklif gönderdi, onu da bizim ilgili kurumlarımız inceliyor.” diye konuştu.
Hulusi Akar, Eurosam’ın ürettiği Samp-T hava savunma sisteminin tedarikine ilişkin de çalışmanın devam ettiğini belirterek, “Bu çalışma ekim ayında tamamlanacak, ondan sonradan ortak üretim dahil yapılması gereken neyse onları yapmaya çalışacağız.” şeklinde konuştu.
3.SAYFA
10 Ocak 2025SPOR
10 Ocak 20253.SAYFA
10 Ocak 2025SPOR
10 Ocak 2025SPOR
10 Ocak 20253.SAYFA
10 Ocak 20253.SAYFA
10 Ocak 2025