UNESCO tarafından insanlığın somut olmayan kültürel mirasında yer alan ve bu yıl 23-28 Nisan tarihleri arasında kutlanacak olan 479’uncu Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali öncesi şifalı macun Nevruz ateşinin yakılmasının ardından dualarla karıldı.

Manisa’da Nevruz Bayramı coşkusu 479’uncu Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali ile ikiye katlandı. Nevruz Bayramı kutlamaları Cumhuriyet Meydanında bulunan Atatürk ve Milli Egemenlik Anıtı’na çelenk sunulmasıyla başladı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunması sonrasında konuşan İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Sudak, Nevruz Bayramının Türk kültürü içinde önemli bir yere sahip olduğunu söyledi. Protokol konuşmalarının ardından gerçekleştirilen halk oyunu gösterileri izleyiciler tarafından beğeni topladı. Kutlamalarda geleneklere uygun olarak boyanan yumurtalar vatandaşlara ve protokole dağıtıldı. Manisa protokolünün yumurta tokuşturması renkli görüntülere sahne oldu.

Cumhuriyet Meydanı’nda yakılan Nevruz ateşinin üzerinden protokol üyeleri ve vatandaşlar bir bir atlarken örste demir dövülmesinin ardından meydandaki tören sona erdi.

Nevruz coşkusu Mesir’le renklendi

Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan törenin ardından Manisa Valiliği önünden Mehter öncülüğünde kortej yürüyüşü gerçekleşti. Kortejde temsili Hafsa Sultan ve nedimeleri ile Manisa’da yetişmiş temsili Osmanlı şehzadeleri ve padişahları ile protokol üyeleri yer aldı. 15 Temmuz Demokrasi Meydanı güzergahından devam eden kortej, Sultan Camii bimarhanesine kadar Mehter Marşı eşliğinde yürüdü. Protokolün yerini almasının ardından Mesir macununun karılacağı kazanın önünde Mesir ilahisi okundu.

Karma töreninde konuşan Manisa’yı ve Mesir Tanıtma Turizm Derneği Başkanı Ufuk Tanık, “Böylesi kutlu bir günde yine doğanın bir armağanı olan mesir macununu karmaktan, ilk ateşi yakmaktan, ilk kepçeyi çevirmekten büyük bir mutluluk duyuyorum. Birbirini çok güzel bir şekilde bütünleyen, bu iki geleneği birleştiren atalarımıza, büyüklerimizi her yıl 21 Mart tarihinde şükranla hatırlıyoruz. Ruhları şad olsun” dedi.

Mesir festivalinin tarihini anlatan Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik, “Bugün bize demokrasi dersi vermeye kalkanların, bugün dünyada insan haklarının sözde havarisi olmaya kalkanların ülkelerinde 479 yıl önce yöneticiler birbirlerinin kanlarını içmekle övünürken, yeni sömürge peşinde koştururken, insanları köleleştirip ailelerinden, yurtlarından kopartırken, üç kıtaya hükmeden kudretiyle dünyayı titreten bir sultanın eşi diyor ki ‘benim şifa bulduğum ilaçtan tüm halkım da şifa bulsun’ Sevgi, merhamet, adalet, medeniyet budur. Rahmet olsun, şanlı ecdada. Ne mutlu ki böyle bir ecdadın torunlarıyız. Bize böyle şanlı ve şerefli bir tarih armağan ettikleri için tüm ecdadımızı rahmetle, minnetle ve şükranla anıyorum” diye konuştu.

Festivalin hem yurtiçinde hem de yurtdışında tanıtılmasının önemli olduğunu belirten Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, “Festivaller kentlerin kültürel anlamda hem yurt içinde hem de yurt dışında tanıtılması açısından çok önemli organizasyonlardır. Bu kapsamda uluslar arası Manisa Mesir Macunu Festivalinin dünya çapında ses getirmesi için elimizden gelenin fazlasını yapmamız gerekiyor. Peki bu yeterli mi değil. Manisa’da yaşayan tüm kamu kurumları, kuruluşları, odaları bu festivale organizasyonuna daha fazla katkıda bulunmaları gerekiyor. Bunu bir kere daha üzerine basa basa söylemek istiyorum. Sadece mevcut törenlerde gelip, gazetelerde fotoğraf karelerine girmekle olmuyor bu işler. Sadece Manisa Büyükşehir Belediyesinin, Şehzadeler Belediyesinin ve Valiliğin yaptığı icraatla olmuyor bu işler. Herkes elini taşın altına sokacak. Bu da böyle biline. Bu Manisa’ya turizm gelirinin girdisini sağlayacak. Tüm Manisa’da katma değer oluşturacak ve Manisa’ya çok daha fazla yurt içi ve yurt dışından insanların katılımını sağlama noktasında bir ilerleme kaydedecektir” diye konuştu.

Mesir Macunu Festivalinin dünyaya anlamlı bir mesaj verdiğini vurgulayan Manisa Valisi Ahmet Deniz, “Bu festivalde merhamet, birliktelik, bereket ve rahmet var. Bu medeniyet bunların üzerine kuruludur. Bizi biz yapan başkalarından ayıran şey de bizim merhametimizdir. Maalesef kendilerini, merhametin dışında medeniyet sahibi olduğunu iddia eden ülkelere baktığımız zaman kalbinin çürümeye başladığını görüyoruz. Onun için batının doğunun da bizim bu merhamet anlayışlı medeniyetimize gerçekten ihtiyacı var” dedi.

İlk defa festivale katılacağı için heyecanlı olduğunu belirten Vali Deniz, 479 yıldan bu yana gelen geleneğe şahitlik edeceği için mutlu olduğunu söyledi.

Konuşmaların ardından Manisa İl Müftüsü Sinan Cihan tarafından karma töreni öncesi Mesir’in duası yaptırıldı. Duanın ardından macun içine konulan 41 çeşit baharat tek tek isimleri okunarak protokol üyeleri tarafından kazana dökülerek temsili olarak karıştırıldı.

Mesir Macununun tarihçesi

İnanışa göre, Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim’in eşi, Muhteşem Süleyman diye tarihe geçen Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi Ayşe Hafsa Sultan Manisa’dayken hastalanır. Hastalığına çare bulunamayan Sultanın kendisinin yaptırdığı Sultan Camii bimarhanesinin başına getirilen Merkez Efendi bitki ve baharatların karışımından oluşan bir macun hazırlar. 41 çeşit baharat karıştırılarak hazırlanan macunu yiyerek sağlığına kavuşan Ayşe Hafsa Sultan her Nevruz günü kendi şifa bulduğu macundan halkında faydalanması için Sultan Camii’nden dağıtılmasını ister. Halktan gelen isteğin artması üzerine kağıtlara sardırılan macunun Sultan Camii’nin kubbe ve minarelerinden saçılmasını buyurur. Bu tarihten itibaren de Manisa’da Mesir Şenlikleri başlar. 479 yıldır kutlanan Festival, UNESCO tarafından da ‘Dünya’nın Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alındı.

Şifa kaynağı 41 çeşit baharat

Şifalı Mesir Macunu içinde yer alan 41 çeşit baharat ise şöyle:

“Tarçın, Karabiber, Yenibahar, Karanfil, Çörek Otu, Hardal Tohumu, Anason, Kişniş, Zencefil, Hibiskus, Zerdeçal, Hindistan Cevizi, Rezene, Kebabiye, Sinameki, Sarıhalile, Vanilya, Darı Fülfül, Kakule, Havlıcan, Hıyarşembe, Safran, Kimyon, Çam Sakızı, Mürsafi, Meyan Balı, Zulumba, Limon Kabuğu, Portakal Kabuğu, Deve Dikeni Tohumu, Keten Tohumu, Keçiboynuzu, Udi Hindi, Isırgan Tohumu, Akbiber, Üzüm Çekirdeği, Hayıt Tohumu, Biberiye, Funda Yaprağı, Melisa Otu, Karahalile”