Manisa’da doktorların henüz 7 aylıkken geçirdiği havale sonrası ‘7 yıl yaşayabilir’ dediği özel eğitim sınıfı öğrencisi Serhat Yıldıra, 17 yaşında ikinci kitabını çıkardı. Azmi ve ailesinin büyük desteğiyle engelleri aşan Yıldıra, polisiye türünde yazdığı “Fakir Çocuk” adlı ikinci kitabının imza gününde duygularını anlatırken anne Ayşe Yıldıra ise 7 yıl boyunca oğluna her baktığında ağladığını ama bugün büyük bir mutluluk yaşadıklarını söyledi.

Manisa’da henüz 7 aylıkken geçirdiği havale sebebiyle götürüldüğü hastanede Joubert Sendromu-Spastik tanısı konan Serhat Yıldıra’ya doktorlar 7 yıl ömür biçti. 6 yaşında emeklemeyi öğrenen Serhat, ailesinin gösterdiği ilgi ve aldığı eğitim sonrasında 10 yaşında konuşmayı başardı. 11 yaşında desteksiz yürümeyi öğrenen Serhat’ın 16 yaşında Keratokonus hastası olduğu ortaya çıktı. Tek gözü yüzde 4 gören Serhat’a geçen yıl göz nakli yapıldı. Azmiyle engelleri aşarak, görenleri kendine hayran bırakan Serhat, 17 yaşında ikinci kitabını çıkarmanın mutluluğunu yaşıyor. Serhat Yıldıra, ‘Bir okul macerası’ adlı ilk kitabının ardından polisiye türü ikinci kitabı ‘Fakir Çocuk’u yazdı. 5 aylık çalışmanın ardından basımı yapılan kitabı için Serhat’ın okuduğu Polinas Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde imza günü düzenlendi. Başta en büyük destekçisi annesi olmak üzere, sınıf arkadaşları ve öğretmenleri imza gününde Serhat’ı yalnız bırakmadı.

Kitabının çıkarılmasında en büyük destekçisi olan annesine, arkadaşlarına ve öğretmenlerine teşekkür eden Serhat Yıldıra, “Kitabımı çıkardım. Çok güzel bir duygu. Arkadaşlarım ve öğretmenlerim, annemle birlikte bana imza günü düzenlediler. Çok mutluyum şuan. Kitabım polisiyedir. Bir çocuk ailesiyle bir pikniğe gidiyor. Yolda araba ile trafik kazası yapıyorlar. Çocuğun annesi ve babası ölüyor. Çocuk tek başına kalıyor. Çocuğu, çocuk esirge kurumundan bir aile sahipleniyor. O aile çocuğa çok iyi bir şekilde davranıyor. Mükemmel bir şekilde davranıyorlar. Kitap üzerinde 5 ay çalıştım. 3 haftada yayın evine basılma süresi oldu. Ortaya böyle bir kitap çıktı. Arkadaşlarım bana destek verdi. Arkadaşlarım kitap alarak beni çok onurlandırdı” diye konuştu.

“Serhat’a bakınca hep ağlıyordum”

Doktorların 7 yıl yaşar teşhisi ardından 7 yıl boyunca Serhat’ın başında ağladığını dile getiren anne Ayşe Yıldıra, çok zor günler geçirdiğini söyledi. Anne Yıldıra, yaşadıklarını şöyle aktardı:

“Serhat’ı hastaneye götürdüğümde ‘havale geçirmiş’ dediler. Ondan sonra eve götürdüm. Sonra tekrar götürdüm, ilgilenmediler. Evde baktım. Tekrar havale geçirdiğinde, İzmir’e gönderdiler. 15 gün hastanede yattık. Doktorlar toplandı. ‘Bu çocuk 7 yaşına kadar yaşar’ dediler. ‘7 yaşından sonra yaşamaz’ dediler. Doktorlar ümitlerini kesti. Ben de 7 yaşına kadar Serhat’a bakınca hep ağlıyordum. İçimden bakmak bile gelmiyordu. Diğer odalara gidip ağlıyordum. Fizik tedavisine götürdüm. Özel eğitimini hiç aksatmadım. Bire bir aldığı özel eğitim iyi geldi. Oğlum yürüdü, konuştu. Geçen sene Keratokonus Hastalığı çıktı. Bir gözümüz yüzde 4 görüyordu. Göz nakli yaptılar. Göz naklinden sonra şuan yüzde 24 görüyoruz. Çok şükür ikinci kitabımızı yazdık. Çok mutlu ve heyecanlıyız. Allah herkese böyle mutluluklar yaşatsın. Rabbim hiç kimseyi zor durumda bırakmasın.”

“Görmeyen gözleriyle ikinci kitabını yazdı”

Öğretmeni Derviş Özgür, Serhat’la gurur duyduğunu dile getirerek, “4 yıldır bu okulda görev yapıyorum. Serhat benim öğrencim. 2012-2013’te ilkokulda okurken yine beraber çalışmıştık. 2 yıl orada yine öğrencimdi. Yıllar geçti tekrar 2017-2018’de okulumuza geldi. 2 yıldır burada yine eğitim öğretim yapıyoruz. Serhat gerçekten Ferhat’ın dağları deldiği gibi, görmeyen gözlerine rağmen bu iki kitabı yazdı, emek verdi. Gecesini gündüzüne kattı. Çok başarılı ve iddialı bir öğrencimiz. Bütün öğrencilerimizin böyle olmasını diliyoruz. Emeğimizin boşa gitmediğini görüyoruz” şeklinde konuştu.